Bir birey, kendi vicdani değerlerine ve sınırlarına ters düşen fakat otoriter bir yapı veya kişi tarafından alınmış kararlara nereye kadar itaat edebilir? Eğer sorumluluk yükü karar veren tarafından alınıyorsa bireyin verilen emirlere karşı bir ‘dur’ sınırı var mıdır?

 

  Yale Üniversitesi’nden psikolog Dr. Stanley Milgram tarafından yapılan Milgram Deneyi, insanların otoriteye nasıl ve nereye kadar boyun eğdiklerini anlamak amacıyla 1961 senesinde yapılmıştır.

Deney,  Kudüs’te görülen bir Nazi savaş suçlusu olan Adolf Eichmann’ın davası dolayısıyla yapılmıştır. Milgram’ın deneyine asıl ilham veren soru ise şudur: 

  ‘Soykırımın sonuçları, Eichmann  ve benzerleri tarafından da benimsenmekte miydi, yoksa bu kişiler, otoriteye boyun eğdikleri için mi soykırım yaptılar?’

 

  Milgram deneyi kısaca şu şekilde gerçekleşmiştir:

 

Deneye katılan katılımcılara 4 dolar ücret ödenmiştir (Bugünün parasıyla 38 dolar yapıyor.) ve katılımcılara bir kura sonucunda öğrenci veya öğretmen olacakları söylenmiştir. Fakat deneye katılan bütün katılımcılar öğretmen yapılmış, çektikleri kuradaki bütün kağıtlara öğretmen yazılmış ve bu şekilde katılımcılar kura sonucunda öğretmen olduklarına inandırılmışlardır. 

 

Deneyde 3 farklı rol yer alır. Öğretmen, öğrenci -tamamen aktörlerden oluşur- ve araştırmacı -emirleri verecek otorite- .  İşleyiş ise şu şekildedir:

  • Öğretmen öğrenciye bir sözcük listesi verir ve bu sözcükleri ezberlemesini söyler.
  • Öğrencinin yaptığı her sözcük yanlışında git gide artan seviyelerde öğrenciye elektroşok verilir.

 

Aktörlere aslında elektroşok verilmemesine rağmen bu konuda tamamen bir oyunculuk sergilenir ve ortalama 150 volttan sonra çok daha fazla tepki vermeye başlarlar. Duvarları yumruklayan ve sanki yüksel voltta elektrik cezasına çarptırılmış gibi çığlıklar atan aktörlere karşı öğretmen rolündeki deneklerin çok büyük çoğunluğu otoriteye uymaya devam eder. 

 

Eğer denekler belli bir yerde elektroşok vermeyi bırakıp deneyden ayrılmak isterlerse bu sefer otorite sahibi olan araştırmacı sert bir mizaçla onlara deneye devam etmek ‘zorunda’ olduklarını ve bırakamayacaklarını söyler. Bu karşılığa rağmen tekrar bırakmak isteyen denekler için deney sona erer ve bırakmalarına izin verilir. İşte asıl sorun burada başlar. Deneklerin çok büyük çoğunluğu deneyi bırakmak için ikinci bir ısrarda bulunmazlar ve ilk milgram deneyinde katılımcıların %65’i son volt seviyesi olan 450 volta kadar deneye devam ederler. 

 

Milgram deneyi kendi dönemine özgü bir araştırma değildir ve otoriteye itaat içgüdüsü maalesef zamanla değişememiştir. Yapılışından 50 sene sonra tekrar uygulanan deneyde yine %63 gibi bir oranla öncekine çok benzer sonuçlar edilir.

 

İşte Milgram’ın kendi döneminde yaptığı ve hala geçerliliğini yitirmemiş olan bu deney bizlere buna her ne kadar inanmak istemesek de günümüz toplumunda bile pek az kişinin otoriteyi reddetme potansiyeline sahip olduğunu gösterir.

Baran Ataş